İSLAM KONFERANSI TEŞKİLATI

 

İKÖ, İslâm ülkelerini bir çatı altında toplayan milletlerarası bir kuruluştur.

İslâm Konferansı Teşkilâtı, 1969 yı­lında kurulmuş olup Genel Sekreterliği Su­udi Arabistan’ın Cidde şehrindedir. Felse­fî temelini Kur’an-ı Kerim’deki ‘Ümmet’ kavra­mı ile Müslümanların birliği düşüncesi ve bunların gereği olarak bütün İslâm ülke­leri arasında her alanda iş birliği temin etme ilkesi oluşturur. 19. yüzyılın sonla­rında İslâm dünyasının büyük bir bölümü­nün Batı ülkelerinin sömürge veya manda idareleri altına girmesi ve I. Dünya Savaşı’ndan sonra 3 Mart 1924 tarihinde Tür­kiye Büyük Millet Meclisi tarafından İslâm birliğinin sembolü olan hali­feliğin kaldırılması, İslâm dünyasında yeni bir manevî toparlanmaya ve Müslüman­ların birliğini temin amacıyla bazı teşeb­büslerde bulunulmasına yol açtı. Mısır, Libya, Tunus, Fas, Güney Afrika, Hindis­tan, Hollanda Hindistanı, Doğu Hint adaları, Endonezya, Yemen, Johor Malay Devleti, Hicaz, Filistin, Irak ve Polonya’­dan temsilcilerin katıldığı Kahire İslâm Kongresi’nde (13-I9Mayıs 1926) İslâm dünyasının birliği ve bütünlüğüyle halifelik meselesi tartışıldı. Haziran 1926’da Mekke’de toplanan ikinci kongrede ‘Mü’temerü’l-âlemi’l-İslâmî’ yani ‘İslâm Dünyası Konferansı’ adında bir teşkilatın kurulması ve her yıl hac zamanında bir toplantı tertip edilmesi karar alındı. Fakat toplantılar düzenli olmamış ve bir sonrası ancak 1931 yılında Kudüs’te ya­pılabilmiştir. [1]

 

II. Dünya Savaşı’ndan sonraki dönem milletlerarası alanda örgütlenme döne­mi olarak dikkat çekmiştir. Doğu ve Batı blokları içerisinde başlayan örgütlenme teşebbüslerini üçüncü dünya ülkeleri de izlemişler ve bağımsızlıklarını yeni elde eden bu genç ülkeler karşı karşıya bulun­dukları benzer sosyal, siyasal ve ekonomik problemleri çözebilmek için iş birliği ve dayanışmaya gitmenin zorunluluğunu duymuşlardır. Mü’temerü’l-âlemi’l-İslâmî’nin 1949 ve 1951 yıllarında Karaçi’de gerçekleşen toplantıları İslâm dünyası­nın birliği konusunda önemli iki adımdı. Bu kongrelerden bağımsız olarak da ilki 1949’da Karaçi’de, ikincisi 1950 yılında Tahran’da olmak üzere milletlerarası İs­lâm ekonomisi üzerine iki konferans dü­zenlendi. Bu dönemde bağımsızlığını ka­zanan İslâm ülkeleri yöneticilerinin çoğu Batı yanlısı ve Batı ülkeleri etkisinde oldu­ğundan İslâm birliği düşüncesine sıcak bakmamış ve bu sebeple Mü’temerü’l-âlemi’l-İslâmî 1962 yılına kadar yeniden toplanamamış, ancak beşinci kongresi Bağdat’ta (1962), altıncısı da Somali’de Makdişu’da (1964) yapılabilmiştir. Bu ara­da Suudi Arabistan’ın öncülüğünde faali­yet alanı daha çok İslâmiyet’in tebliği ve sosyal yardım olan ‘Râbıtatü’l-âlemi’l-İslâmî’ kurulmuştur (1962).

196O’lı yıllara gelinceye kadar Müslümanlar arasında birliği ve dayanış­mayı geliştirmeye yönelik bu çabaların ya­nı sıra bölgesel nitelikli ve hedefleri fark­lı olan Arap Birliği (1945), Bağdat Paktı (1955), Merkezî Antlaşma Teşkilâtı (1958), Afrika Birliği Teşkilâtı (1963), Bölgesel İş­birliği Teşkilâtı (1964), Güneydoğu Asya Uluslar Birliği (1967) gibi teşkilâtlar da ku­rulmuş ve çeşitli alanlarda iş birliği yolları araştırılmıştır.

Bütün Müslümanları aynı çatı altında toplayacak bir konferans fikrini ilk defa Nijerya Başbakanı Ahmed Bello, 1965 yı­lında Mekke’deki ‘Râbıtatü’l-âlemi’l-İslâ­mî’ toplantısında ortaya atmış ve bu fikri Suudi Arabistan Kralı Faysal ile Fas Kralı II. Hasan da desteklemişlerdir. Kral Fay­sal, bu öneriyi milletlerarası ilişkilerde İs­lâm dünyasının etkili olması amacıyla İslâm birliği teziyle birlikte işlemiş ve bu amaçla Müslüman liderlerle çeşitli görüş­meler yapmıştır. İsrail’in işgali altında bulunan Kudüs’teki Mescid-i Aksâ’nın 21 Ağustos 1969 tarihinde bir Yahudi tara­fından yakılmak istenmesi, Ortadoğu’da esasen gergin olan atmosferi daha da gerginleştirerek büyük bir infiale ve İs­rail aleyhine çeşitli gösterilerin düzenlen­mesine yol açmıştır. Ürdün Kralı Hüseyin, yangının çıkarıldığı gün olayı görüşmek üzere Arap Birliği’ni olağanüstü toplan­tıya çağırmış ve 25 Ağustos 1969’da Kahire’de bir araya gelen on dört Arap ülkesinin Dışişleri bakanları, Asya ve Afrika’da bulunan İslâm ülkeleri liderlerinin katıla­cakları bir İslâm zirvesinin en kısa zaman­da toplanmasını kararlaştırmışlardır. Ay­rıca konferansın organizasyonu için de Suudi Arabistan İle Fas görevlendirilmiş ve daha sonra Fas’ın başşehri Rabat’ta toplanması planlanan konferansın hazır­lık çalışmalarını İran, Malezya, Nijer, Pa­kistan, Suudi Arabistan, Somali ve Fas temsilcilerinden oluşan bir hazırlık komi­tesi yürütmüştür.

Rabat Zirvesi’nde (22-25 Eylül 1969) alınan karar doğrultusun­da 23-25 Mart 1970 günlerinde Cidde’de toplanan Dışişleri bakanları. İslâm ülkeleri arasında irtibatı sağlayıp faaliyetleri koordine edecek ve Kudüs kurtarılıncaya kadar merkezi Cidde’de bulunacak daimî bir sekretaryanın kurulmasına karar ver­mişler, genel sekreterliğine de Malezya’­nın eski başbakanı Tengku Abdurrahman Putra’yı getirmişlerdir. 26-29 Aralık 1970 tarihlerinde Pakistan’ın Karaçi şehrinde toplanan II. Dışişleri Bakanları Konferansı’nda teşkilâtın örgütlenmesi üzerinde durularak amaç ve prensiplerin yer aldı­ğı bir taslak hazırlanmıştır. 29 Şubat - 4 Mart 1972’de Cidde’de yapılan III. Dışiş­leri Bakanları Konferansı’nda ilk taslak yapılan bazı değişikliklerle bütün üyeler tarafından onaylanmış ve resmî belge olarak kabul edilmiştir.

Amaçları

Kuruluş belgesine göre İslâm Konfe­ransı Teşkilâtı’nın amaçları şunlardır:

1. Üye devletlerarasında dayanışmayı geliştir­mek;

2. Ekonomik, sosyal, kültürel, bilimsel vb. alanlarda iş birliğini pekiştirmek;

3. Irk ayırımını, eşitsizliği ve sömürgeciliğin her çeşidini ortadan kaldırmak;

4. Milletlerara­sı barışa yardım etmek için gerekli ölçü­leri koymak;

5. Mukaddes beldelerin korun­ması için ortak çaba sarf etmek;

6. Filistin halkının mücadelesini desteklemek ve onlara yardım etmek;

7. Müslüman halkla­rın bağımsızlık ve millî haklarını elde et­meleri için mücadelelerini desteklemek.

İlkeleri

Teşkilâtın başlıca ilkeleri aşağıdaki şekilde belirlenmiştir.

1. Üye devletler arasında tam eşitlik;

2. Birbirlerinin toprak bütünlüklerine, bağımsızlık ve egemen­liklerine saygı;

3. İç işlerine karışmama;

4. Ara­larında doğabilecek anlaşmazlıkları gö­rüşme, ara buluculuk, uzlaşma veya ha­kem kararıyla halletme;

5. Herhangi birinin siyasî bağımsızlığına, millî birliğine veya toprak bütünlüğüne karşı güç kullanımı veya tehditten kaçınma.

İSLÂM KONFERANSI TEŞKİLÂTI’NIN YAPISI

TEMEL ORGANLAR

1. Devlet ve Hükümet Başkanları Konferansı (İslâm Zirvesi).

Teşkilâtın en yüksek ka­rar mercii olup üç yılda bir toplanır ve teş­kilât çerçevesinde izlenecek temel politi­kaların esaslarını belirler. İslâm dünyasını ilgilendiren meseleleri görüşerek gere­ken kararları alır. İhtiyaç duyulması durumunda olağan üstü toplanabilir. Devlet ve Hükümet Başkanları Konferansı bugü­ne kadar,

Fas’ın Rabat (22-25 Eylül 1969),

Pakistan’ın Lahor (22-25 Şubat 1974),

Suudi Arabistan’ın Mekke-Tâif ( 25-28 Ocak 1981),

Fas’ın Kazablanka (16-19 Ocak 1984; 13-14Aralık 1994),

Kuveyt’in Kuveyt (26-29 Ocak 1987),

Senegal’in Dakar (9-12 Aralık 1991),

İran’ın Tahran (9-11 Aralık 1997) ve

Katar’ın Devha (Doha, 12-14 Ka­sım 2000) şehirlerinde olmak üzere do­kuz defa toplanmıştır.

2. Dışişleri Ba­kanları Konferansı

Teşkilâtın ikinci bü­yük karar organıdır; yılda bir defa Dışiş­leri bakanları seviyesinde olağan toplan­tısını yapar. Üye devletlerin üçte ikisinin uygun görmesi durumunda genel sekre­terin veya üye devletlerden birinin talebi üzerine olağan üstü toplantıya çağrılabi­lir. Normalde her yıl üye ülkelerden birin­de toplanan konferans 1970’ten itibaren yirmi yedi defa toplantı yapmış ve bunla­rın yedincisiyle (1976) yirmincisini (1991) İstanbul’da gerçekleştirmiştir.

3. Genel Sekreterlik

Teşkilâtın daimî organı olup merkezi Suudi Arabistan’ın Cidde şehrindedir. Dışişleri Bakanları Konferansı ta­rafından dört yıllık bir dönem için tayin edilen bir genel sekreter tarafından yö­netilir ve üye devletler arasında haberleş­meyi, görüş alışverişini sağlar; konferan­sın karar ve tavsiyelerinin uygulanmasını takip ederek rapor verir; teşkilâta bağlı organlara ev sahipliği yapan devletlerle iş birliğini düzenler ve konferansın top­lantılarını hazırlar. Bugüne kadar göreve gelen genel sekreterler, görev dönemleri ve ülkeleri şöyledir:

Tengku Abdur­rahman (1970-1973, Malezya),

Hasan et-Tühâmî 1974-1975, Mısır,

Amadou Ke­rîm Gaye (1975-1979, Senegal),

Habîb eş-Şattî (1979-1984, Tunus),

Seyyid Şerîfüd-din Pîrzâde (1985-1988, Pakistan),

Hâmid el-Gâbid (1989-1996, Nijer),

İzzeddin el-İrâki (1997-2000, Fas) ve

Abdülvâhid Bel-kazîz’dir (2001, Fas).

4. İslâm Adalet Diva­nı

Teşkilâtın dördüncü organı olup 3. Devlet ve Hükümet Başkanları Konferansı’nda (Mekke, 1981) alınan bir kararla Ku­veyt’te kurulması öngörülmüş, ancak fa­aliyete geçmemiştir. Başlıca görevleri, üye ülkelerin anlaşma ve sözleşmeler dâ­hil havale edecekleri her tür konuyu gö­rüşmek ve aralarında ortaya çıkacak ve­ya teşkilâtın kuruluş belgesinden doğa­cak sorunları çözümlemek olacaktır.

KOMİTE VE KOMİSYONLAR

Bu dört temel organın dışında, kuruluş senedindeki amaçları gerçekleştirmek için üç ayrı yapıda ve çok sayıda alt ve yan kuruluş vardır. Ayrıca teşkilât bünyesinde birer üye ülke devlet başkanının başkanlığı altında faaliyet gösteren üç daimî komite ile çok sayıda devamlı nite­likte olmayan özel komite veya komisyon­lar da bulunmaktadır. 3. Devlet ve Hükü­met Başkanları Konferansı’nda kurulma­sına karar verilen daimî komiteler şunlardır:

Daimî Komiteler

Ekonomik ve Ticarî İşbirliği Daimi Komitesi,

Enfor­masyon ve Kültürel İşler Daimî Komitesi,

Bilim­sel ve Teknolojik İşbirliği Daimî Komitesi,

Kudüs Komitesi.

Özel Komite­ler

Ekonomik, Kültürel ve Sosyal İşler Komisyonu,

İslâm Barış Komitesi,

Malî İşler Daimî Komitesi,

Filistin Komitesi,

Filistin Müslümanları Komitesi ve İsrail’e Karşı Boykot Bürosu’dur.

ALT KURULUŞLAR

Sosyal, kültürel, ekonomik ve siyasal alanlarda faaliyet gösteren kuruluşların bir kısmı genel sekreterliğe bağlı alt ku­ruluş, bir kısmı uzman kuruluş, bir kısmı da bağlı kuruluş statüsündedir. Devlet ve Hükümet Başkanları Konferansı ve Dışiş­leri Bakanları Konferansı kararlarıyla ku­rulan, teşkilâta üye ülkelerin doğrudan üye oldukları alt kuruluşlar şunlardır:

1.İslâm Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi

İstanbul’da olan merkezin te­mel amacı İslâm ülkeleri arasındaki tarih ve kültür bağlarını kuvvetlendirmektir. Teşkilâtın en faal organlarından biridir.

2. Milletlerarası İslâm Kültür Mirasını Ko­ruma Komisyonu

12. Dışişleri Bakanları Konferansı tarafından kabul edilen ku­ruluş statüsü ile 1983 yılında kurulmuş­tur. İslâm Tarih, Sanat ve Kültür Araştır­ma Merkezi’nin idare meclisi üyeleri aynı zamanda yine İstanbul’da bulunan bu ko­misyonun da üyeleridir. Ancak komisyon 2000 yılında 27. Dışişleri Bakanları Kon­feransı kararıyla, kuruluşundan beri icra organlığını yapan İslâm Tarih Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi ile bütünleşti­rilmiştir.

3. İslâm Ülkeleri İstatistik, Eko­nomik ve Sosyal Araştırma ve Eğitim Merkezi

7. Dışişleri Bakanları Konferansı’nın kararıyla 1978’de kurulan ve Anka­ra’da faaliyet gösteren merkez İslâm ül­keleri arasında iktisadî iş birliğini geliştirmek, sosyo-ekonomik veriler toplamak ve yayımlamak, üye ülkeler arasında çe­şitli konularda eğitim programlan dü­zenlemek gibi görevlerle yükümlüdür.

4. İslâm Fıkıh Akademisi

Merkezi Cidde’de bulunan kuruluşun teşkiline 3. Devlet ve Hükümet Başkanları Konferansı’nda (1981) karar verilmiştir. İslâm dünyasın­da yaşanan modern hayatın problemleri­ne İslâm hukukuna uygun çözümler bul­makla görevli olan kuruluşa üye ülkeler­den hukukçu ve düşünürler katılmak­tadır.

5. İslâm Ticareti Geliştirme Merke­zi

Kazablanka’da bulunan merkez, kuruluş belgesinin yine üçüncü zirvede onaylanmasıyla 1982’de faaliye­te geçmiştir ve amacı üye ülkeler arasın­da düzenli ticarî ilişkileri geliştirmektir. Merkezin genel kurulu genel direktör, her üye ülkeden bir üye, konferans genel sek­reterinin temsilcisi ve İslâm ülkeleri tica­ret odalarından gelen birer üyeden olu­şur. Genel direktör genel sekreter tara­fından dört yıl için tayin edilmektedir.

6. İslâm Teknik ve Meslekî Eğitim ve Araş­tırma Merkezi

Bengladeş’in başşehri Dakka’­dadır. 9. Dışişleri Bakanları Konferansı’n­da alınan kararla 1981’de kurulmuştur. Merkez, üye ülkelerdeki mevcut insan potansiyelinin gelişme ve güçlenmesine yar­dım etmek, öğretmenleri ve teknisyen­leri üye ülkelerin menfaatlerine uygun şe­kilde eğitmek, teknik ve meslekî eğitim alanlarında kurslar düzenlemek ve tek­nik iş birliğini geliştirmek gibi faaliyet­lerde bulunur. Daha sonra ‘Islamic Institute of Technology’ (IIT) adıyla bir yüksek Öğrenim kurumu haline getirilmiştir.

7. İslâm Bilim, Teknoloji ve Kalkınma Vakfı

Kurul­masına 6. Dışişleri Bakanları Konferansı’nda (1975) karar verilen bu vakıf, bilim ve teknoloji alanında araştırma faaliyet­lerini teşvik etmek ve geliştirmek, bu alanda iş birliği ve koordinasyonu arttır­mak, bütün İslâm ülkelerinde bilim ve teknolojinin en yüksek düzeyde kullanılmasını desteklemekle yükümlü olup 1997 yılına kadar faaliyetlerini Cidde’de sürdür­müş ve bu tarihte kapatılmıştır.

8. İslâm Dayanışma Fonu ve Vakfı

2. Devlet ve Hükümet Başkanları Konferansı’nda (1974) alınan kararla kurulmuştur. Muh­taç İslâm toplumlarına, özellikle Afrika, Uzakdoğu ve Batı’daki Müslüman azın­lıklara sosyo-kültürel alanlarda yardımlar yapar; çeşitli ülkelerde yeni hastane, okul ve üniversite açmasının yanı sıra mevcutların iyileştirilmesi için çaba har­car.

9. Kudüs Fonu ve Vakfı

7. Dışişleri Ba­kanları Konferansı’nın (1976) kararıyla kurulmuştur. İsrail tarafından Kudüs’te takip edilen Yahudileştirme politikasına karşı durmak ve şehrin İslâmî karakterini korumak gibi amaçları bulunan vakıf Ku­düs Komitesi’nce yönetilmektedir. Bü­rosu Cidde’de genel sekreterlik içerisin­dedir.

UZMAN KURULUŞLAR

Devlet ve Hükümet Başkanları Konfe­ransı ve Dışişleri Bakanları Konferansı ka­rarlarıyla oluşturulan uzman kuruluşlar şunlardır:

1.İslâm Kalkınma Bankası

Teşkilâtın en aktif ve en önemli kurulu­şudur. 1975 yılında faaliyete geçmiş ve şimdiye kadar üye ülkelerdeki pek çok ekonomik ve sosyal projeye finansman desteği sağlamıştır.

2.Uluslararası İs­lâm Haber Ajansı

Merkezi Cidde’­dedir. 2. Dışişleri Bakanları Konferansı’n­da (1970) alınan kararla ve üye ülkelerin haber ajansları arasında teknik İş birliği­ni arttırmak, haberleşme alanında ilişki­leri geliştirmek, Müslüman halkların si­yasî, ekonomik ve sosyal problemlerinin daha iyi anlaşılmasını sağlamak amacıyla kurulmuştur. Üyelerin millî haber ajanslarından birer temsilcinin yer aldığı genel kurul, genel kurulun seçtiği altı üye ve teşkilât genel sekreterinden oluşan yü­rütme kurulu ile yürütme kurulunun ta­yin ettiği genel direktör tarafından yö­netilir.

3.İslâm Ülkeleri Yayın Teşkilâtı

Merkezi Cidde’dedir. 1975 yı­lında üye ülkeler arasında ilişkileri geliş­tirmek, personel yetiştirmek, ortak radyo ve televizyon programlarının planlanma­sı, yapımı ve yayımlanmasında koordinasyonu sağlamak ve İslâm davasını yaymak amacıyla kurulmuştur.

4. İslâm Eğitim, Bilim ve Kültür Teşkilâtı

11. Dışişleri Bakanları Konferansı’nın (1980) kararıyla UNESCO örnek alınarak kurulmuştur. Rabat’ta bulunan kuruluşun amacı üye ülkelerle teşkilâtın bütün kuruluşları arasında eğitim, bilim ve kültür alanlarında koordinasyonu sağ­lamak ve gayri Müslim ülkelerdeki Müslümanların İslâmî kimliklerini korumak­tır. Üye ülke temsilcilerinden oluşan ve üç yılda bir toplanan genel kurulla on beş üyeli yürütme kurulu ve genel kurulun tayin ettiği genel direktör tarafından yönetilir; ‘İslâm Today’ adıyla bir dergi çıkarmaktadır.

Devlet ve Hükümet Başkanları Konfe­ransı ve Dışişleri Bakanları Konferansı kararlarıyla kurularak tüzel kişilerle üye ül­kelerin kurum ve kuruluşlarının isteğe bağlı olarak üye kaydedildikleri bağlı ku­ruluşlar da şunlardır:

İslâm Armatörler Birliği,

İslâm Çimento Birliği,

İs­lâm Ticaret ve Sanayi Odası,

İslâm Başşehirleri Birliği,

İslâm Ülkeleri Dayanışma Oyunları Spor Fede­rasyonu,

Uluslararası Arap İslâm Okulları Birliği,

Uluslararası İslâm Bankalar Birliği,

Uluslararası İslâm Hilâl Komitesi.

Türkiye Cumhuriyeti, İslâm Konferansı Teşkilâtı ile başından beri ilgilenmiş, fakat 1976 yılına kadar ilişkilerini asgari düzey­de tutarak tam üye olmamıştır. Teşkilâtla Türkiye arasındaki ilişkilerde Mayıs 1976’da İstanbul’da yapılan 7. Dışişleri Ba­kanları Konferansı dönüm noktası teşkil eder. Bu tarihe kadar Türkiye hem Dışiş­leri Bakanları hem Devlet ve Hükümet Başkanları toplantılarına resmen katıl­mışsa da zirve konferanslarına Dışişleri bakanını, diğerlerine ise büyükelçilerini göndermiştir. 1976’da hükümet Türkiye’nin teşkilâta tam üyelik başvurusunu açıklamış ve bu karar konferansta kabul edilmiştir. Ancak milletlerarası kuruluş­lara üyelik için antlaşma metinlerinin anayasaya göre Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde onaylanması gerekirken o yıl­dan bu yana söz konusu onay henüz mec­listen çıkmamıştır. Tam üyelikten sonra mevcut ilişkiler en üst seviyeye ulaştı ve Türkiye teşkilât içerisinde önemli bir rol oynamaya başladı. Alt kuruluşlardan İs­lâm Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi ile Milletlerarası İslâm Kültür Mirasını Koruma Komisyonu İstanbul’da, İslâm Ülkeleri İstatistik, Ekonomik ve Sosyal Araştırma ve Eğitim Merkezi An­kara’da hizmete girdi. Mekke Zirvesi’nde kurulan Ekonomik ve Ticarî İşbirliği Da­imî Komitesi’nin başkanlığına Türkiye cumhurbaşkanı getirildi. İran-Irak savaşı münasebetiyle kurulan İyi Niyet Komisyonu’nda Türkiye başbakanına da yer ve­rilmesi Türkiye’nin teşkilât içerisindeki etkinliğini göstermektedir.

Kurulduğundan bu yana uzun bir za­man geçmemesine rağmen teşkilât üye ülkeler arasında çeşitli alanlarda iş birli­ğine gidilmesi, ortak faaliyetlerin koordine edilmesi, bazı dünya sorunları karşı­sında ortak politika belirlenmesi, karşı­lıklı yardımlaşma ve eğitim, kültür, eko­nomi, ticaret alanlarında faaliyetlerin planlanması gibi konularda önemli başa­rılar kazanmıştır. Bununla beraber İslâm ülkelerinin siyasî, sosyal ve ekonomik yapılarının farklı oluşu bazı konularda iş bir­liği ve dayanışmanın sağlanmasını zorlaş­tırmaktadır. [2]

İKÖ’NÜN İSİM DEĞİŞİKLİĞİ

26-28 Recep 1432/28-30 Haziran 2011 tarihlerinde Kazakistan’ın Asitane şehrinde toplanan 38. Dışişleri Bakanları Meclisinde 4 No’lu karar ile, 5 Aralık 2005/6-8 Zilkade 1426 günü yapılan 10 yıllık eylem planının 11. Maddesinde kararlaştırılan İslâm Konferansı Teşkilatı isminin İslâm İşbirliği Teşkilatı şekline değiştirilmesi kararlaştırıldı. Aynı tarihte 5 No’lu karar ile de teşkilatın amblemi hilal içinde ve ortasında Kâbe-i Muazzama olan bir dünya şekline dönüştü.



[1] TDV İslam Ansiklopedisi.

[2] TDV İslâm Ansiklopedisi.